29 Kasım 2012 Perşembe

Abant - SAF-ranbolu'dan KuşBakışı (1)


Sevgili ROTAMISSWORLD Takipçileri;


Uzun zamandır görüşememiştik, 
Malum yıl sonu yaklaşıyor..
Biz mali işler çalışanlarının yükü de ağırlaşıyor..
Maalesef yılın sonunun yaklaşmasına sevinemiyoruz,
Yok stok sayımı, yok ay kapanışları, yok yıl kapanışları vs.
Sıkıntı hiç bitmiyor yaniiii(!)

neyse şimdi sıkıntıları bi kenara attım,
bugün sizinle 2 hafta önce çıktığım Abant-Safranbolu turunun güzelliklerini paylaşacağım..
iki haftadır paylaşmak için can atıyorum ama bi türlü vakit ayıramadım ne yazık ki!

Hazır Mısınız?
Başlıyoruuumm :)

Adı : Abant-Safranbolu'dan KuşBakışı..


Başlangıç noktamız ANITUR Harbiye Ofisi..
Sabahın ilk ışıklarında henüz kargalar uyanmamışken;) 
biz ofisin önünden gezme aşkıyla bindik otobüslere..
Sonra diğer arkadaşlarımızı toplaya toplaya yola çıktık..


Şeker mi şeker bir rehberimiz vardı ki sormayın,
Adı : Halil İbrahim ve yardımcısı Çağlar Bey
Herhalde bu ismi hiç unutmam,
İsmi gibi bereketli bi gezi oldu bizimki de..
İlk günkü programımızdan bahsetti rehberimiz..

1. Gün :
"İlk önce Abant'a gideceğiz, orada size 1 saatlik dolaşma süresi vereceğim, güzel bir öğle yemeğinin arkasından, Göynük'teki Gölcük Gölü'ne ulaşmış olacağız. Bu göle aslında Yedigöller Turunda götürüyoruz ancak siz şanslısınız bu gölü de görme fırsatı bulacaksınız zira bu göl en sevdiğim göllerdendir..Gölün çapından, 20 dakika gibi bir sürede de çevresini dolaşabileceğimizden de bahsetti"

Bu arada Genel Kültür olsun,
Abant Gölü'nün en derin yeri 18 metre imiş ;)

Fikrimi sorarsanız Abant'ı sevdim;
Gölcük Gölü'ne ise bayıldımmm..
Fotoğraflarla sizi baş başa bırakıyorum..
Kararı siz verin..
Karşınızda Önce Abant Gölü..








Abant'ta Ne Yenir ? diye sormayın, Bakın ;)





Diyelim Kalmak İstediniz, Gölün hemen karşısında Büyük Abant Hoteli sizi karşılıyor..
Böylelikle küçük bir hafta sonu kaçamağı yapabilirsiniz..
Dilerseniz at binebilirsiniz..korkuyorsanız da benim gibi sadece sevmekle yetinebilirsiniz.




Muhteşem çam ağaçlarının kokusunun ve geçirmiş olduğumuz birkaç saatin ardından buradan hiç ayrılmak istemesek de rehberimiz ayrılma vaktinin geldiğini hatırlatıyor ve yine düşüyoruz yollara..


Sıradaki Durağımız Gölcük Gölü..
Sizi ormanın arasına sıkışmış bir güzellik karşılıyor, bu güzelliğe belli ki cömert davranılmış..
Zira bir resim gibi ..

















İkinci günü de bir sonraki yazıma saklıyorum,


Sevgiler..

rotamız world-->



Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.